Yaz mevsimi gelmiş havalar iyice ısınmıştı. Alilerin bahçesindeki erik, kayısı ve vişne ağaçlarındaki çiçeklerin her biri ayrı renklerde ve tatlarda meyvelere dönmüştü.

Ali, ağaçlara bakınca onların kışın kemik gibi kupkuru dalları olduğunu hatırladı. Sonrasında bahar mevsiminde ipek gibi renk renk çiçekler açmış ve ardından da tatlı mı tatlı meyveler olmuştu.

Ali, bütün bunları yapan Allah’ın maharetine hayran oldu ve bu güzel hediyeleri için Allah’a çok teşekkür etti.

Ali, annesi ve ablasıyla o gün vişne toplayacaklardı. Heyecanına dayanamayıp koşarak bahçeye indi. Annesi ve ablası da sepetlerle indiler ve vişneleri toplamaya başladılar.

Annesi, “İstediğiniz kadar yiyin çocuklar” dedi ve, “Ama fiyatını vermeyi unutmadan...” diye ekledi.

Ali buna şaşırdı. “Ama bunlar bizim değil mi kime fiyat ödeyecez?” diye sorduğu sorusuna annesi tebessüm ederek cevap verdi:

“Fiyatı Allah’a ödeyeceğiz. Çünkü ağaca can veren de bütün bu meyveleri yaratıp bize veren de Allah’tır.”

Ali bir an durdu ve endişe ile “Peki çok pahalı mı bunlar anne?” diye sordu.

Annesi, “Allah cömerttir çocuklar” dedi, “Bütün bu harika nimetlerine karşılık bizden üç basit fiyat ister… Peki nedir bunlar? Bir, bu nimetleri Allah’tan bilmek; iki, yemeden önce Allah’ın adıyla başlamak, yani ‘bismillah’ demek; ve üç, Allah’a teşekkür etmek.”

Ali bunları duyunca sevindi, “Ne kadar da kolaymış” dedi.

Ablası “Ama ben bismillah demeyi hep unutuyorum” deyince, annesi, “Bu güzel nimetlerin sahibinin ve onları bize verenin Allah olduğunu hatırlarsanız, besmeleyi de şükretmeyi de unutmazsınız” dedi.

Ali, “bismillah” deyip ağzına olgun bir vişne attı ve “ohh” dedi, “fiyatını verince daha tatlı oluyor.”

Onlar konuşurken bir hışırtı duydular, hareket eden kuru otların arasından çok sevimli bir kirpi yavrusu çıkıverdi. Yanlarında bitiveren bu sevimli kirpiyi gören Ali ve ablası çok şaşırdılar ve sevindiler. Kitaplarda gördükleri sevimli kirpi yavrusu tam da yanlarına gelmişti.

Ablası eline almak için uzanınca kirpi yavrusu hemen kıvrılıp top gibi oluverdi. Ardından da kirpinin annesi çıkageldi yanlarına. Önce hop diye yerde yuvarlandı ve yere düşmüş olan meyveler sırtındaki dikenlere batıp sırtında toplandı; sonra gayet sakin bir şekilde yavrusunu da aldı ve otların arasından gidip kayboldular.

Hepsi çok şaşırmıştı bu gördüklerine. Anne kirpi hem meyve toplamış hem de yavrusunu alıp gitmişti.

Ali, “Ufff bee” dedi “Ne ilginç bir şey bu; anne gördün mü ne yaptı!?”

Annesi de onlar gibi şaşırmıştı. “Eveeet” dedi gülerek. “Bahçemiz mucizelerle dolu yaa. Bir yanda Allah’ın topraktan yarattığı harika meyveleri görüyoruz; diğer yanda da her canlıya ihtiyaçlarını karşılamayı nasıl öğrettiğini… Bahçe gözümde birden daha değerli oldu yani…”

Ali “Mucize mi?” diye tekrarladı kendi kendine. Bunu hiç düşünmemişti.

Yorum Ekle

Sesini Yükselt!

Yorumunu Herkesle Paylaş En Çok
Beğeni Alan Yorum En Üstte Yayınlansın.

Yorum yapabilmek için giriş yapınız
Henüz hiç yorum yapılmadı, ilk yorumu yapan sen ol!