Parmak İzimizdeki Mucize / Kuran'ın Bilimsel Mucizeleri

İslamiyet Çevremiz

Değerli arkadaşlar, bu yazımızda sizlere parmağımızdaki mucizeden bahsedeceğim. Evet parmağımızda mucize var; hem de her insanın. Bu mucize parmak izimizde.

Önce bununla ilgili bir ayet söylemek istiyorum. Allah-u Teala, Kıyamet Suresi 3 ve 4. ayetlerde şöyle buyurmuştur: “İnsan, kendisinin kemiklerini asla bir araya getiremeyeceğimizi mi sanıyor? Evet, bir araya getiririz. Parmak uçlarını dahi düzenlemeye gücümüz yeter.”

1856 yılında Genn Ginsen adında bir araştırmacı, parmak uçlarındaki çizgilerin her insanda farklı olduğunu farketti. 1856 yılına kadar insanlar, parmak ucundaki izlerin bu önemli özelliğini bilmiyorlardı.

Daha sonra bu bilgi, polis örgütlerince suçluların yakalanmasında veya tanınmayacak duruma gelmiş ölülerin tespit edilmesinde kullanılmaya başlandı.

Çünkü parmak ucu öyle bir kimlik kartı olarak yaratılır ki, tek yumurta ikizlerinde bile farklıdır. Bu kimlik kartı asla sahtekârlık kabul etmez. Elimizi değdirdiğimiz her eşyaya eşsiz bir şekilde izimizi bırakırız. Hiç kimse de bu izimizi taklit edemez. Ömür boyu bu izleri parmaklarımızda taşırız.

Üst deri yanmalarından ve yaralanmalardan, yaşlanarak vücudumuzun şekil değiştirmesine kadar tüm etkenler parmak izimizin orijinalliğini bozmaz.

Parmak izlerimizin diğer bir ilginç özelliği ise vücudumuzdaki bütün özellikler ve şifreler parmak izlerimizde kodludur ve bu kod ömür boyu parmaklarımızın ucunda kalacaktır. Böylece vücudumuzun parmak ucu gibi önemsiz gözüken bir noktasından tüm vücudumuzun yeniden yaratılabileceğine de işaret edilmektedir.

Küçücük bir alana milyarlarca değişik deseni, bir mühür olarak işleyen Allah’ın ilmi ve kudreti ne büyüktür.

Kur’an’ın indiği dönemde parmak ucu, önemsiz bir detay konumundaydı. Ahirette de insanı yeniden yaratacak olan Allah’ın, parmak ucunun rastgele bir şekil değil, insanda önemli bir detay olduğuna işaret etmesi Kur’an’ın bir mucizesidir. Demek parmak ucu sıradan bir şey değildir ve mucizevî bir yapıya sahiptir.

Öyleyse onun bu mucizevî yapısına asırlar önce, bilim ve tekniğin olmadığı bir zamanda işaret eden Kutsal kitabımız Kur’an da Allah’ın kelamıdır.

Âlemlerin Rabbi olan Allah-u Teala’nın sözü olan Kuran-ı Kerim’in böyle mucizelerini bilmek onun değeri ve farklı olduğunu anlamamızı sağlıyor.

Gelecek ay yeni bir yazı ve Kur’an mucizesi ile görüşmek üzere hoşçakalın.

Yorum Ekle

Sesini Yükselt!

Yorumunu Herkesle Paylaş En Çok
Beğeni Alan Yorum En Üstte Yayınlansın.

Yorum yapabilmek için giriş yapınız
Henüz hiç yorum yapılmadı, ilk yorumu yapan sen ol!