Meryem'in Kitaphanesi

Merhaba Arkadaşlar,

Size canım arkadaşlarım demek isterim. Sayfalar üzerinden de olsa şu an sizlerle tanışmış olduğumuza çok sevindim. Siz bakmayın ismimin yazan kısmında olduğuna, ben de bir okuyucuyum. Hem de etrafımda ismimden önce bu yanımla tanınıyorum. Yani eğer heyecanla bu satırları okuyorsanız çok ortak yanımız var demektir. Boyumu çoktan aşmıştır okuduğum kitaplar. Ne zamandır “peki ya şimdi?..” diyordum kendi kendime. O kadar kıymetli kitaplar okudum ki, bunları tanıtıp tavsiye etmemek, ballandıra ballandıra anlatmamak okuyuculuk yanıma haksızlık etmek olucaktı. İşte o cümlenin devamını da artık gönül rahatlığı ile getirebilirim. Şimdi tam zamanı. Bu sayfamızda sizlere okumanızı tavsiye ettiğim çok güzel kitapları tanıtacağım.

Okumak ve öğrenmek yapabileceğimiz en güzel eylemlerdir. Okuduğumuz her kitap ve öğrendiğimiz her bilgi zihnimizde küçük bir tomurcuk oluşturur. Sonra o minik tomurcuklar biz fark etmeden büyür ve her birimizde rengarenk çiçekler açar. Dergimizin bu sayfasını her ay zihninizde yepyeni çiçekler açması için hazırlayacağım. İsterseniz ilk tomurcuğumuzla başlayalım.

Öncelikle yazarımız: Özkan Öze. Bilmenizi isterim ki, ben okuma yazmayı öğrendiğim günden bu yana yazarımızın piyasadaki hemen hemen bütün kitaplarını okudum; ondan önce de annemle babam okumuş. Yani çok küçük yaşlara da gençlere de—hatta aramızda kalsın—çocukluğunda kitap okumayı sevememiş yetişkinlere bile hitap ediyor. O derece. O yüzden ara ara kendisine yine sayfalarımızda yer vermeye niyetliyim.

Kendileri hem çok komik hem de çok bilgilendirici bir şekilde yazmış bu kitabını. Bu kitabı dedim ama ismini söylemeyi unutmuşum. Kitabımızın ismi: Dersimiz Amentü. Öyle 224 sayfa olduğuna bakmayın sakın. Kitabımızın biricik ve şahsına münhasır öğretmeni Halis Muhlis sağolsun, okurken size kitap kalınlığını hiç hissettirmiyor. Sevgili hocamız demişken, anlattığı şeker tadında derslerinden bahsetmemek olmaz. Siz kitabı alıp Halis Muhlis’in önemli sorusunu duymadan önce ben sormak isterim dersimiz madem amentü, “Amentü” ne demek acaba? Sıradan öğretmenleri unutun. E tabi sözlülerde sorulan sorulardan, korkudan gerim gerim gerilen öğrencileri de... Cevabını ister bilin ister bilmeyin, bence bunu bir de HALİS MUHLİS’ten dinleyin! Kimin aklına gelirdi ki, kırmızı küçük bir Japon balığının, minik bir toz böceği veya ateş püskürten bir ejderhanın bu konuyla çok alakalı olduğu?.. 

KÜÇÜK BİR UYARI!

Lütfen pek sevgili Ümmüş Pörtlek Ortaokulu’nun 5/A sınıfı öğrencilerine dikkat ediniz! Zira aralarındaki konuşmalara kulak kesilecek olursanız gülmekten karnınıza girecek birtakım ağrılar yüzünden kitabı yarım bırakabilirsiniz. Bundan mesul değilim ona göre. Ama eminim kitabı dakikasında yine elinize yapışmış halde bulacaksınız.

Bu kitapta “sorular cevaplardan daha kıymetli.” Çünkü her yeni bir soru yeni bir hikaye, yeni bir soru ve belki de “yine” bir sözlü notu demektir. Bu yüzden “siz de soru sormaktan çekinmeyin” mesajı da var altında. Meraklanmayın, aklınızı okuyamıyorum belki ama sorularınızın cevapları ve daha fazlası BU KİTAPTA! Tabi sorular çok olunca cevapların hepsi bu kitaba sığamıyor. Fırından taze çıkmış sorularınızın da cevapları Halis Muhlis’in diğer derslerinde, pardon, yani diğer kitaplarında!ar.