Güzel bir karne getirince babam balık tutmaya gideceğimiz müjdesini verdi. İçimi heyecan kapladı. Uzun zamandır beklediğim bir şeydi bu.
Güzel bir yolculuğun ardından babam deniz kıyısına yönelince ben hiç hoşlanmadım. Çünkü oraya önceki gidişimizde etraf çok kirletilmişti. Ve dayanamayıp babamı vazgeçirmeye çalıştım, “Baba orası çok kötüydü son gittiğimizde. Her yer kemikler, sebze meyve artıklarıyla doluydu. Niye oraya gidiyoruz?”
Babam “Haklısın ama” dedi, “burası balık tutmak için en güzel yer. Yine öyle kirliyse başka yere gideriz.”
Konuşmamız bittiğinde o yer de görünmüştü. Yaklaştıkça hatırladığım gibi olmadığı görünüyordu. Vardığımızda gerçekten de etrafta hiçbir çöp görünmüyordu, tertemizdi her yer.
Şaşkınlıkla “Babaaa” dedim, “buralar temizlenmiiiş!..”
“Evet canım” dedi babam, “insanlar kirletmese her yer böyle tertemiz olur. Çünkü Allah, Kuddüs’tür. Temiz olmayı sever; pis olan şeyleri yarattığı canlılarla yok eder, temizler.”
“Hayvanlar mı temizledi burayı?”
“Evet ama bunu bizim gibi bilerek yapmazlar.”
“Nasıl yaparlar?..”
“Allah, her yarattığı canlıya belli şeyleri rızık olarak, yani yiyecek olarak belirler. Ve o şeyi yemeyi ona sevdirir. Sen elmayı, muzu, köfteyi iştahla yediğin gibi, kediler, köpekler kemikleri yer; karıncalar, kuşlar, börtü böcekler bizim için çöp olan yiyecek artıklarıyla beslenirler. Böylece Allah, o canlılara verdiği iştahla etraftaki bütün atıkları temizletir. O canlılar beslenirken etrafı temizlemiş olurlar… Hatta bu şekilde ölü hayvanların leşleri bile temizlenir. Allah tertemiz bir çevre verir bizlere…”
“Allah çok güzel bir çözüm bulmuş baba.”
“Evet canım, Allah her şeyi bilir, Onun her işi böyle güzeldir.”
“Benim de aklıma gelmişti baba, ölen hayvanlar ne oluyor gerçekten?”
Babam malzemeleri indirirken, bir yandan da konuşuyorduk.
“Ormanı düşün mesela” dedi, “İçinde yaşayan milyonlarca canlı var. Her gün yüzlercesi ölüyor değil mi? Ama kirlilikten eser yok. Ormandaki ölen hayvanlar nasıl temizleniyor sence?”
“Nasıl baba?”
“Mesela bir kedi, köpek, kurt, çakal geliyor o leşi yemeye başlıyor. Sonra bir bakıyorsun gökyüzünden akbabalar geliyor, onlar da bir güzel yiyorlar. Sonra çeşitli kuşlar; ve en sonunda envai çeşit böcekler, karıncalar geliyor ve hepsi de karınlarını doyurup gidiyor. Sonunda bir bakmışsın ki, orayı kirleten o leş bitmiş, etraf temizlenmiş.”
“Baba, hiç böyle düşünmemiştim.”
“Allah’ı bilirsen, isimlerini öğrenirsen, her şey böyle anlam kazanır canım. Her şey güzelleşir.”
“Peki ya denizler baba; denizler de mi böyle temizleniyor?”
“Elbette canım, Allah denizlerde de pek çok canlılar yaratıyor ve onları da pek çok işlerde çalıştırıyor. Böylece denizler, karalar Allah’ın Kuddüs isminin bir yansıması olarak tertemiz oluyor…”
Babam oltasını da kurmuştu bu arada. Rüzgâr da çok güzel esiyordu ve artık oltaya balıkların vurmasını beklemeye başladık.
“Bu tertemiz çevre için çok teşekkür ediyorum Allah’ım…”
Her Arkadaş bir çevre dostudur. Biz Arkadaş grubu olarak Allah’ın tabiatını kirletmiyoruz.
Haydi sen de alttaki senin alanına, çevreyi temizleyen bir canlıyı anlat...
Yorum yapabilmek için giriş yapınız