Tabiattan Yaratıcı mı Olur?

Canlılar Âlemi İslamiyet Çevremiz Felsefe

Önceki yazımızda da anladığımız gibi, Allah bizi seviyor ve sevdiğini de bize verdiği son derece değerli nimetlerle, hediyelerle gösteriyor.

Dünyayı bizim için en uygun şekilde yaratıp, ondaki mükemmel düzeni devam ettiriyor. 

Mesela her sabah Güneşi doğdurup, onun ışıklarıyla bize gündüzün güzelliğini yaşatan Allah’tır. 

Mevsimleri ardı ardına getirip, o mevsimlere uygun her türlü sebze ve meyveleri bizler için O yaratıyor.

Baharla beraber cömertçe sofralar açıp, kirazından eriğine, kavunundan karpuzuna, muzundan elmasına kadar tadına doyamadığımız nice meyveleri bize Allah ikram ediyor. 

Kış mevsimini getiriyor, mandalina ve portakalı, ayvası ve narı soframızdan eksik olmuyor.

Ayrıca fark ettiysen, Allah, bunca harika hediyelerini, enfes tatlar, güzel kokular, göz alıcı renkler ve güzel ambalajlar içinde bize sunuyor. Hem de ihtiyacımız olan zamanlarda… Bir düşün, en güzel meyve de olsa pis kokulu olsaydı yiyebilir miydik?

Bir de etrafına şöyle bir bak ve örneğin bir solucanı hayal et istersen. Tek yediği toprak, yaşadığı yer ise nemli bir taşın altı. Ya da diğer hayvanları düşün; ya onlar nelerle besleniyorlar?..

Sonra bir de Allah’ın, bizim soframıza koyduğu, yememiz için yarattığı yiyecekleri hayalen gözünün önünden bir geçir istersen. 

Aradaki fark dağlar kadar, hatta kıyaslanamaz değil mi? Bizim yediklerimiz ne kadar değerli ve temiz…

İşte bizim, toprak değil de topraktan yaratılan muz yememiz, aynı zamanda Allah’ın bize olan sevgisini ve şefkatini gösteriyor. Bu hediyelerini Rabbimiz Kuran’da şöyle anlatıyor bizlere:

“İnsan yediklerine baksın.

Biz suyu bol bol yağdırdık.

Sonra toprağı yardıkça yardık.

Ondan taneler,

üzümler, sebzeler,

zeytinler, hurmalar,

bol ağaçlı bahçeler,

meyveler, otlaklar bitirdik:

Sizin ve hayvanlarınızın yararlanması için.” 

(Abese Suresi, 24-32)

Bir de bazı kişiler her şeyi “tabiat yaptı” diyorlar; olan biten her şey “tabiatın eseri” imiş onlara göre. Bu doğru olabilir mi? 

Sen de duydun veya okudun değil mi bu ‘tabiat’ ya da ‘doğa’ sözünü?

“Tabiat şunu yaptı, bunu yaptı; tabiatın mucizesi, tabiatın harikası, gibi laflar…”

Bu gibi sözler bazı insanların kafasını karıştırıyor. Acaba Allah’tan başka yaratıcı mı var diye akıllarına geliyor.

Peki, biri sana sorsa ve “Bu elmayı tabiat yaptı, bu tabiatın bir mucizesidir.” dese, sen ona ne dersin?

Elbette kısaca, “Elmayı Allah yaratır.” diyerek, odunda yaratma yeteneği olmadığını düşünemeyen birisiyle vakit kaybetmek istemeyebilirsin. 

Ya da onun dediği bu söze mantıklıca bir cevap verebilirsin. 

Peki ona ne diyebilirsin?

İstersen bu cevaba ‘tabiat-doğa’ denilen şeyi daha yakından tanıyarak başlayalım. Doğa neymiş, ne değilmiş, ne yapabilirmiş bir bilelim değil mi!..

Bunu da gelecek yazımızda konuşalım. Haydi kalın sağlıcakla :)

Yorum Ekle

Sesini Yükselt!

Yorumunu Herkesle Paylaş En Çok
Beğeni Alan Yorum En Üstte Yayınlansın.

Yorum yapabilmek için giriş yapınız
Henüz hiç yorum yapılmadı, ilk yorumu yapan sen ol!