Allah Resulü'nün Sadık Dostu Hz. Ebu Bekir

Sevgili arkadaşlar, “arkadaş” kelimesi size ne hissettirir? Arkadaş denilince aklınıza neler gelir?

Sevgi, samimiyet, fedakârlık, güven, vefa…

Peki ya arkadaşlarımızda hangi özellikler olmalı? Arkadaşlığın ölçüsü sadece keyifli vakit geçirmek midir?

İşte dostluğun en güzel örneklerini, Peygamber Efendimiz (aleyhis-salâtu vesselam) ve onun etrafındaki sahabeler arasındaki ilişkilerde görüyoruz?

…

Kimlerdi Sevgili Peygamberimizin en yakınında olanlar, ona en samimi arkadaşlık yapanlar?

Aklınıza ilk Hz. Ebu Bekir geliyor değil mi? Doğru bildiniz! Hadi onu daha yakından tanıyalım.

Yaşları birbirine yakın olan Hz. Ebu Bekir ile Peygamberimiz Hz. Muhammed (asm) çocukluktan itibaren birbirlerini iyi tanıyan, çok yakın iki arkadaş idiler.

Hz. Ebu Bekir, hayatı boyunca Peygamberimizin daima yanında oldu. Hz. Ebu Bekir, okuma yazmayı iyi bilen, saygın, dürüst kişilikli ve aynı zamanda başarılı, çok zengin bir tüccardır. Müslüman olduktan sonra malının hemen hemen hepsini İslamiyet için harcamıştır.

Ayrıca Hz. Ebu Bekir, Hz. Hatice’den sonra ilk iman eden kişi, hem de dört büyük halifenin ve Cennetle müjdelenen on sahabinin ilkidir.

…

Bir gece mucize olarak, Allah, Cennetten getirilen bir binek hayvanı ile Peygamberimiz Hz. Muhammed’i önce Mekke’den Kudüs’e götürdü. Kudüs’te Mescid-i Aksa’da tüm peygamberlere namaz kıldıran Peygamberimiz “Miraç” mucizesi olarak göklere yükseltildi. Ona, Cennet, Cehennem ve Sema tabakalarında Allah’ın büyük eserleri, âyetleri gezdirildi, hepsini gördü ve en özel ikram olarak Allah ile konuştu. Ardından tekrar dünyaya döndürüldü. (Peygamberimiz bu olaylar sırasında neler görüp yaşadı acaba? Peygamberimizin anlattıkları ayrıntılı olarak hadis kitaplarında aktarılıyor.)

Peygamberimiz sabahleyin bu büyük mucizeleri insanlara haber verdi. İsra ve Miraç mucizelerini duyan müşrikler, bu büyük mucizelere kimsenin inanmayacağını düşünerek hemen Hz. Ebu Bekir’e gelip, duydukları şeyleri sordular. Hz. Ebu Bekir ise, Peygamberimiz Hz. Muhammed’i çok iyi tanıdığı ve Onun asla yalan söylemeyeceğini bildiği için, o müşriklere “O dediyse doğrudur” diye cevap verdi. “Sadık dost, ihlaslı, asla yalan söylemeyen, özü sözü doğru, inancında şüphe olmayan” anlamlarına gelen “es-Sıddık” lakabı, Hz. Ebu Bekir’e bu sözünden sonra verilmiştir.

…

Hz. Ebu Bekir, Peygamber Efendimizin vefatından sonra da İslamiyet’e hizmette en önde olmuş, yapılan seçimde ilk halife seçilmiş ve Yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerim onun halifeliği döneminde bir araya getirilip “Mushaf” yapılmıştır.

Peygamberimizin en yakın dostu Hz. Ebu Bekir de Onun gibi 63 yaşında vefat etmiş ve Peygamberimizin yanına defnedilmiştir.

Kur’an-ı Kerim’de Nisa sûresinde “o ne iyi arkadaştı” diye övülür.

İşte Allah’ı sevenlerin dostluğu ve Allah’ın bizzat övdüğü en güzel arkadaşlık böyle idi…