Kar / Kelimelerin Dünyasına Yolculuk

Hadi bilin bakalım: Bulutlarla adı anılan dört arkadaştan biriyim. Ben de onlar gibi gökte gezinirim ama elle tutulamayan rüzgâr değilim. Yağmur gibi gökten yağdığım doğru, evet benim de onun gibi yere doğrudur yolculuğum ama yağmur da değil ismim. Yağmurun benim gibi güzel bir rengi yok o renksiz, üstelik ben ondan daha yavaş inerim yeryüzüne. Lapa lapa da yağarım ama dolu gibi can yakmam sert değildir şeklim, sakince düşerim. Buraya kadar adımı bir bilmece gibi gizledim ama eminim son ipucuyla kim olduğumu çoktan bildin.

Kültür Edebiyat Çevremiz Felsefe Bilim Genel Kültür

Hadi bilin bakalım:

Bulutlarla adı anılan dört arkadaştan biriyim. Ben de onlar gibi gökte gezinirim ama elle tutulamayan rüzgâr değilim. Yağmur gibi gökten yağdığım doğru, evet benim de onun gibi yere doğrudur yolculuğum ama yağmur da değil ismim. Yağmurun benim gibi güzel bir rengi yok o renksiz, üstelik ben ondan daha yavaş inerim yeryüzüne. Lapa lapa da yağarım ama dolu gibi can yakmam sert değildir şeklim, sakince düşerim. Buraya kadar adımı bir bilmece gibi gizledim ama eminim son ipucuyla kim olduğumu çoktan bildin.

Öyleyse hadi artık birlikte söyleyelim: Kaaaaaar!

Evet kar benim adım.

 

Basit bilindik bir şeklim yoktur benim. Bilim adamları elli yıl boyunca sürekli araştırma yapmışlar kristallerim için. Hatta 6 bin kristalimin de fotoğrafını çekmişler, inanmazsanız bir bakın derim. Gördükleri muhteşem sanat karşısında büyülenmişler. Niye mi? Niye olacak, hani insanların tıpatıp birbirine benzeyen ikiz kardeşleri olur ya işte benim kristal yapımdaki taneciklerimin içinde aynı büyüklükte, aynı  şekilde, aynı sayıda su molekülü içeren iki kar tanesine rastlayamamışlar da ondan. O yüzden yıllarca her kış bazı bölgelere durmadan yağsam da hâlâ altıgen yapımla aynı olan ikizimi bulamadı bilim. Çıkmadı bir benzerim.

Onca bilim adamı çalıştı hâlâ sırrıma vakıf olan yok ortada. Allah’ın başlı başına bir güzel eseri ve hikmetiyim. Sırf çocukları sevindirmekle de kalmam, bembeyaz örtümle kış boyunca toprağın üstüne serilirim. Toprağı ve bitkileri donmaktan korurum. Az şey mi bu? Hem içimdeki amonyak ben eridiğimde toprağın üstünde kalır da değişirim. Yani bitkilerin azot ihtiyacını karşılamakla görevliyim.

 

Bildiğiniz bütün cetvelleri getirip önünüze koysalar bu kadar kusursuz ve mükemmel bir geometrik düzenlemeyle çizemezsiniz kristallerimi eminim. Hem bir nimetim hem de taneciklerimin hiç birinde asla bir hata ve sapma olmadığı için zarafetin ve güzelliğin temsilcisiyim. Allah’ın sanatını ve kudretini insanlara gösteririm.

Rengimi de hep beyaz sanırlar. Hâlbuki güneş ışığını tamamen yansıttığımız için beyaz göründüğümüzü söyleyerek bir yanlışı da düzelteyim. “Kar beyazı” diye diye rengimi beyaz zannetseler de şeffafım ben, beyaz değilim.

 

Altıgen şeklindeki kristallerimin birbirine benzememe sebebine gelince hemen onu da söyleyeyim. Bir ressamın fırçayı, boyayı kullanıp eserlerini yapması gibi, Allah da soğuğu, buharı kullanarak bizi şekillendirir. Gökyüzünden yere süzülürken farklı sıcaklıklarda gezerim, altı kolum da bu yüzden her geçtiğim yerde başka şekle bürünür ve böylece süslenirim.

 

Yeni yağdığım yerlerde ses dalgalarını emdiğim için ortamın asıl sessizlik sebebi benim. Ama erimeye başlayınca donarak buz hâline geldiğimde sesi yansıtır hatta sesin daha uzağa net bir şekilde  ulaşmasını sağlarım. 

Eskimoların benimle alakalı 50’ye yakın farklı kelime kullandığını İskoç dilinde de kar ile ilgili 421 terim olduğunu sizin de bilmenizi isterim.

Yorum Ekle

Sesini Yükselt!

Dilimizde ise karla ilgili bir çok atasözü ve deyimin olduğunu öğrenmeden bu kışı geçirmeyin derim. Anlaşma yapalım, karla ilgili bir atasözü ben yazayım, bir tane de siz bulup gönderin: Kar ekinin yorganıdır.

Yorum yapabilmek için giriş yapınız
Henüz hiç yorum yapılmadı, ilk yorumu yapan sen ol!